Körlük

Blindness
OkRu

Film Hakkında
14 yıl önce eklendi
Körlük
İnsanlar arasında yaşanan kaos ortamı, insanlığımızın sınava tabi tutulduğu zamanları işaret etmektedir. Günlük yaşantımızda tasmalı bir şekilde beraberinde dolaştırdığımız içimizdeki canavarın kaosla beraber ortaya çıktığına, en kirli ve çürük yönlerimizin kendilerini gösterecek bir delik bulduğuna ve egoizmin iktidar güdümüzle birlikte makyaj yapmadan olanca kabalığı ile kendisini gösterdiğine bir çeşit kıyametin yaşandığı bu ortamda tanıklık ederiz her zaman. Kara ütopyaların beslendiği ana kaynaklardan biride bunlardır: Her insanın özünde iktidar olma güdüsüne sahip olduğu, insanın varlık olarak iyiden çok aslında kötüye yakın durduğu, bir bakıma insanın kurdu olduğunu söyleyen o eski düsturun geçerli olduğu, çoğu distopyanın karanlık duvarlarını inşa eder. Nobel ödüllü yazar José Saramago'nun bir çeşit Sineklerin Tanrısı kabul edilen Körlük'ü tam da bu minvalde ilerleyen bir roman. Gücünü edebi niteliğinden çok, dayandığı evrensel metafordan ve cesaretinden alan Körlük, sevdiğimiz yönetmenlerden biri olan Fernando Meirelles tarafından filme uyarlanmış durumda. Özellikle Saramago okurları tarafından çok merak edilen film ortalama ya/ya da ortalamanın altında bulundu. Kitabı okumayanlar tarafından körlük metaforunun gücü nedeniyle ?farklı? bulunsa da, film Körlük metnine şöyle bir göz gezdirenleri bile mutlu etmeye yetmedi. Bunun nedenini söyleyeceğini retorik oyunları ile bulanıklaştırmayan Meirelles gibi bir yönetmenden ziyade, onun Hollywood kalıplarını uygulamasını bekleyen yapımcılar da aramakta fayda olabilir. Meirelles, Tanrıkent ile sinemada kendisini takibe aldığımız ve Constant Gardener ile iyiden iyiye sevdiğimiz bir yönetmen. Onun çoğu kez eğlence amaçlı kullanılan biçim ve kurgu oyunlarına rafineleştirilmiş politik mesajlar yüklediğini görmek, yönetmenin her işini merak etmemize yol açıyor. Ona karşı beklentimiz yüksek, bu anlamda Blindness onun hem yazardan hem de kitabın içeriğinden dolayı en merak ettiğimiz filmi. Özellikle Constant Gardener'da kapitalizmin insan hayatını hiçe sayan yönünü açıkça ortaya koyan Meirelles, ne yazık ki aynı cesareti Körlük'te gösteremiyor. Saramago bir anda ?süt denizinin içinde yüzer gibi? salgın olarak yayılan beyaz körlüğü öykülerken, bunun nedenlerinden çok ertesinde yaşananlara ve özellikle devletin gerçek bir kaosun mimarı olduğuna odaklanıyor. Aslında romanda nedenler ve sonuçlar iç içe. Kendi içe bakışını kaybetmiş, kendisi ile olan iletişimi kopmuş, görmeyen, vicdan kavramını hayatından çıkarmış bir iç körleşmenin dış tezahürü olarak işlev görüyor bu beyaz körlük. Ve başta dediğimiz o içimizdeki şeytanların devreye girmesi ile daha büyüyor, yayılıyor, umutsuzca ilerliyor. Şiddetle, vicdansızlıkla ve değersizlikle yayılan bu körlük, en çirkin yönlerimizi açığa çıkaran bir turnusol kağıdı gibi. Bu noktaya kadar filmin en azından körlüğü atmosfer olarak iyi yansıttığını düşünülebiliriz. Ancak sorunlu olan, romanın en can alıcı bölümlerinin filmde yer almaması. Tesadüfün çok ötesinde yapılan bu eksiltmeler, öykünün söyleminin ortaya çıkmamasının ana nedenini oluşturuyor. Romana güç veren temel öğeler gerçek anlamda iğdiş ediliyor: Devletin kaosu yönetmekteki beceriksizliği, hatta ortamı çok daha terörize etmesi, sıkıyönetim ilan edilmesi ile insan hakları ihlallerinin ayyuka çıkması, insan hayatının değersizleştirilmesi ve bu ortamın yaratılması ile en ilkel ve hayvansı hallerimizin baş göstermesi romanda korkusuzca ele alanıyor. Saramago'nun kendi ülkesinin geçmişine de yaptığı bu göndermeler, Meirelles'in filminde yok denecek kadar az. Kitabın üçte birlik bölümü yalnızca ordunun yarattığı şiddet ortamına ayrılmışken, filmde üzerine bile değinilmeden geçiyor. Romanın yaslandığı vahşilik, filmde yalnızca Gael Garcia Bernal'in canlandırdığı koğuş ağası tiplemesiyle veriliyor. Aslen uyarlandığı metinde politik bir yön olmamasına rağmen, ona yeni açılımlar kazandıran Children of Men'in sadelikle başardığı politik eleştiriye, politik bir duruşu olan Körlük uyarlamasında maalesef rastlanamıyor. Herkesin kör olduğu felç olmuş bir dünyanın dipten dibe Hıristiyan ahkakı ile de bezenmiş tasvirini sunan Körlük filmi, temel aldığı kaynağı hiçe sayan bir tavır göstermesi nedeniyle asıl kendisini felç ediyor. Karakterlere hayli uygun seçilen oyuncuların (özellikle Julianne Moore bu rol için yaratılmış gibi) gösterdiği başarı üzerinde ayakta kalmaya çalışan Körlük, tüm bahsedilenlerden dolayı yalnızca iyi bir atmosfer filmi olarak kalıyor. Sıkışmışlık ve klostrofobi hissini izleyiciye geçiren film, romanın ?peak? yaptığı noktaları barındırmadığı için monoton bir ruh haline sahip. Kansız bir 28 Gün Sonra kalıbına uydurularak çekilmiş Körlük (Blindness), romanı okumayanlar tarafından farklı bir distopya olarak algılanabilecek bir film. Ancak okuyanlar onun Hollywood kurbanı olduğunu bilecekler. Not: 15 Ödül ve 18 Adaylık.
Yapım Yılı:
Ülke:
Yorumlar 11 Yorum
  • metin selMisafir

    ŞU FİLMLERİ TAM YUKLEMEYİ BECEREMİYORSUNUZ


    0

    1
  • soner and mami isMisafir

    ŞU FİLMLERİ PARÇA PARÇA YAPMAKTAN VAZGEÇİN ARTIK DOSTUMM…


    0

    1
  • gazelceMisafir

    şu yorum yazan zavallı sömürgenlere kızma admin kardeşim. Hayatların bir kıymık parçası kadar paylaşım yapmamış zavallılar olumsuz yorum yazmayı pek de iyi beceriyorlar. Sanki insanlar bunların hizmetçisi. Film kötü de çıksa emeğin için teşekkür ederim.


    1

    0
  • akfMisafir

    adamım mark ruffaloyu izlemek için açtım ama film açılmıyor. kontrol edebilir misiniz…


    0

    0
  • özleYİŞ OĞUZMisafir

    iğrenç ve saçma


    0

    0
  • mertMisafir

    filmi izlerken kustum

    not:çünkü hastaydım 😀

    film iyi idare eder ama daha
    izlemedim xD


    0

    0
  • meltem0145Misafir

    ya izliyicektim yorumlar nedense olumsuz ama ben bu filmi izliyicem nasip olursa . sonra fikrimi yazıcam


    0

    0
  • ssMisafir

    parça parça en iyisi sayın site adminleri lütfen değiştirmeyinde.çünkü interneti yavaş olan izleyiciler için tam parçalar dolmak nedir bilmiyor ve izlenemiyor. saygılar


    0

    0
  • eflatunMisafir

    sevgili yöneticim çok izlemek istediğim ve güzel bi film sizede bu filmi yayınladığınız için çok teşekkür emeğinize sağlık


    0

    0
  • Hayatın renkleriMisafir

    Bu filmi daha önce de izlemiştim. Bu sitede bir daha izledim. Bir gün dünyanın başına gelebilecek felaketlere körlük eklenmiş… Ama tüm bu felakletlerin sonu hep aynı: insanlıktan çıkan, birbirini zedeleyen, kötülük içinde yaşayan insanlar. Hayvanlaşmış demek bile mümkün değil. Sanırım hayvanlar insanlar kadar kötü asla olamaz… Her şartta hem de… İzleyin bence. Kör şekilde değil elbet…


    0

    0
  • RMisafir

    kitabını okuduktan sonra izledim filmi ancak çok eksik sahne var ve karakterler kesinlikle hayal ettiğim gibi değil birde ilk kör neden repliklerini japonca söylüyordu sonuç olarak kitap/film tutarlılığı 10 üzeri 6 ,beklentim ve gördüğüm 10 üzeri 5


    0

    0
Yukarı Çık